Yapay Zeka (AI) modelleri artık yeni bir konsept değil. Statista'ya göre, 2023 yılında 135,9 milyar dolar olarak tahmin edilen küresel yapay zeka pazar büyüklüğünün, 2030 yılına kadar yıllık yaklaşık %30 büyüme oranıyla 826,7 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu nedenle, birçok tüketici teknoloji şirketi, uygulama ve platform, özelleştirilmiş yapay zeka yeteneklerinden yararlanmak için yazılımlarına yapay zeka bileşenleri veya ajanlarını entegre ediyor.
Yapay zekanın dünyayı yönlendirmeye devam etmesiyle, gerçeklik ve yapaylık arasındaki sınırların bulanıklaşması bekleniyor. World Network için çözümler geliştiren bir teknoloji şirketi olan Tools for Humanity (TFH), 2025 yılı için insanların teknolojiyle nasıl etkileşim kuracağını yeniden tanımlayacak üç önemli trend belirledi. Bu trendler arasında, yapay zekadan kaynaklanan büyük zorlukları ele alması beklenen "İnsan Doğrulama Teknolojisi"nin yaygınlaşması da yer alıyor.
1. İnsan-Makine Etkileşimlerinde Hibrit Dönem
Hizmet, satış, pazarlama ve işe alım gibi sektörlerde, insan ve makine etkileşimleri arasındaki sınır giderek kayboluyor. Yapay zekanın insanlarla iş birliği yaparak kişiselleştirilmiş deneyimler sunduğu hibrit etkileşimler giderek yaygınlaşıyor. Bunun en iyi örneklerinden biri, organizasyonların verimliliğini artırırken, kişiselleştirilmiş müşteri hizmetleri ve işe alım süreçlerinde yeni olanaklar sunan chatbot'lardır.
Yapay zeka süreçleri optimize edip hızlandırma kabiliyetine sahip olsa da, empati, etik yargı ve yaratıcılık gibi benzersiz insani yeteneklerden dolayı hibrit etkileşimlerde insanlar vazgeçilmezdir.
2. İnsan Merkezli Ekosistemlerin Yeniden Canlanması
Eşler Arası (P2P) topluluklar, çevrimiçi etkileşimlerde insan otantikliğini ve orijinalliğini doğrulamak için biyometrik şifreleme teknolojilerinden yararlanıyor. Otomasyon ve botların egemen olduğu bir dünyada, bu tür doğrulamalar, etkileşimlerin otantik olmasını sağlıyor ve yalnızca insanlar için tasarlanmış sanal alanlar yaratıyor.
Tools for Humanity, teknolojinin insan kontrolünü azaltmak yerine, bireylerin güvenilir ve doğrulanabilir sanal ortamlarda etkileşim kurmasını güçlendirebileceğine inanıyor. Bu gelişmenin, örneğin arkadaşlık uygulamaları veya konser bilet satış platformları gibi alanlarda gerçek insan bağlantıları için fırsatları artırması bekleniyor.
P2P topluluklarının yeniden canlanması, otomasyon veya sahtekarlık müdahalesi olmadan herkesin güvenli ve güvenilir bir dijital ortamda yer almasını sağlayarak erişilebilirlik ve kapsayıcılığı artırmayı vaat ediyor.
3. Yapay Zeka Kullanımı İçin İnsan Doğrulama: Zorunlu Bir Süreç
"İnsan Doğrulama" veya "Kişilik Kanıtı", dijital eylemlerin veya hesapların botlar, yapay zeka veya otomatik sistemler yerine gerçek insanlar tarafından yönetildiğini doğrulayan bir süreçtir.
Bu konsept üç yıl önce gereksiz görünse de, kamuoyu algısı ve koşullar hızla değişti. Stanford Üniversitesi’nin 2024 AI Index raporuna göre, yapay zeka ürün ve hizmetlerine karşı huzursuzluk bildiren kişilerin oranı, 2022'de %39'dan 2023'te %52'ye yükseldi. Ayrıca, katılımcıların %66'sı yapay zekanın önümüzdeki üç ila beş yıl içinde hayatlarını önemli ölçüde etkileyeceğini öngördü.
2025 yılına kadar, insan doğrulama için tasarlanmış World ID gibi araçların yaygın olarak benimsenmesi bekleniyor. Bu, daha insan odaklı bir dijital çağın başlangıcını işaret ederek yapay zekanın giderek etkilediği bir dünyada otantikliği sağlamaya yönelik küresel bir standart olacak.
2025'te İnsan Doğrulama ile Ele Alınacak Üç Ana Zorluk
World ID ve benzeri teknolojilerin 2025 yılı itibarıyla ele alacağı temel zorluklar şunlardır:
- Botlarla Dolup Taşan Bir Çağda Çevrimiçi Güvenin Artırılması
AI tabanlı botlar doğası gereği kötü niyetli olmasa da, genellikle yanlış bilgi yayma, kimlik avı planları ve deepfake içerikler için kullanılıyor. İnsan Doğrulama teknolojileri, dijital hesapları ve etkinlikleri yalnızca gerçek insanlar tarafından işletilecek şekilde kısıtlayabilir. Bu gelişme, daha güvenilir dijital topluluklar ve çevrimiçi oylama gibi güvenli hizmetlerin yolunu açabilir. - Çevrimiçi Dolandırıcılık ve Siber Suçların Önlenmesi
AI tabanlı siber suçlar giderek daha sık ve karmaşık hale geliyor ve etkilerinin ölçeği büyüyor. İnsan Doğrulama teknolojileri, yüz tanıma ve deepfake tespiti gibi araçlarla sahtekarlığı önleyerek dijital etkileşimlere kritik bir "insanlık" katmanı sağlıyor. - Güvenli ve Merkeziyetsiz Dijital Kimlik Sistemi Oluşturulması
Dünya genelindeki hükümetler, Avrupa'dan Asya'ya kadar, yanlış bilgi ve güvenlik tehditlerini önlemek amacıyla daha sıkı Müşterini Tanı (KYC) düzenlemeleri ve dijital kimlik sistemleri uyguluyor.
World ID, Malezya gibi ülkelerde dijital kimlik doğrulama için anonim, merkeziyetsiz bir "insanlık" katmanı sağlıyor. NFC özellikli hükümet tarafından verilen pasaportları World ID'ye bağlayarak, kullanıcıların ek kişisel verileri paylaşmadan vatandaşlık, yaş ve diğer nitelikleri doğrulamaları sağlanıyor.
Yapay zekanın günlük hayata daha fazla entegre olmasıyla, İnsan Doğrulama teknolojilerinin insan otantikliğini garanti ederek dijital ortamda güveni, güvenliği ve kapsayıcılığı artırması bekleniyor.
Yorum 0